Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 PKK TARİHİ

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
türko
Albay
Albay
türko


Erkek Mesaj Sayısı : 34
Nerden : türkiye
Basari :
PKK TARİHİ Left_bar_bleue32 / 10032 / 100PKK TARİHİ Right_bar_bleue

Konu Puani :
PKK TARİHİ Left_bar_bleue10 / 10010 / 100PKK TARİHİ Right_bar_bleue

Aktiflik :
PKK TARİHİ Left_bar_bleue15 / 10015 / 100PKK TARİHİ Right_bar_bleue

Kayıt tarihi : 26/07/08

PKK TARİHİ Empty
MesajKonu: PKK TARİHİ   PKK TARİHİ Icon_minitimePaz Tem. 27, 2008 2:19 pm

Kurulmadan Önce
1960'larda başlayan bireysel hareketlerin ülke içinde gelişiminin olası sebepleri, Türkiye Cumhuriyeti'nin bölgedeki ekonomik ve sosyal yapılar yüzünden ülke genelindeki değişimi aktaramaması bahanesi, üzerinden yarım yüzyıl geçmesine rağmen Osmanlı döneminde yaşanan sosyal ve ekonomik sorunlarının bölgede tekrarlanması varsayımı ve Soğuk savaş yapısı altında Rus ve Suriye gizli servislerinin Güneydoğu Anadolu'daki oluşumlara bilgi, kaynak ve yönlendirme faaliyetleridir.


Doğu Mitingleri
Türkiye İşçi Partisi 16 Eylül 1967'de Diyarbakır, 24 Eylül'de Silvan, 1 Ekim'de Siverek, 8 Ekim'de Batman, 15 Ekim'de Tunceli, 22 Ekim'de "Doğu Mitingleri" düzenlemiştir. 23 Mayıs 1971'de Devrimci Doğu Kültür Ocakları (DDKO) kurulmuştur.

11 Mart 1970'de Irak hükûmeti ile Kürdistan Demokratik Partisi Kürdistan'ın özerkliğini öngören anlaşmaya imzalamış ve Türkiye'deki Kürt bilincini de uyandırmıştır.

Apocular Dönemi (1974-1978)
PKK'nın organizasyon olarak geçmişi 1973'de "Ankara Democratic Patriotic Association of Higher Education" [kaynak belirtilmeli]olarak başlamaktadır. Grup, bu dönemde büyük ölçüde öğrencilerden oluşmakta ve başında Abdullah Öcalan bulunmaktadır. Ankara'da kurulan organizasyon kısa bir süre içinde Güneydoğu Anadolu'ya taşınmış ve bölgedeki genç Kürtler arasında propaganda faaliyetlerinde bulunmuştur.

27 Ekim 1978'de Diyarbakır'ın Lice ilçesi Fis köyünde "Kuruluş Bildirgesi"ni düzenler ve adını Kürdistan İşçi Partisi olarak değiştirir. PKK, Bu bildirgeyle hareket alanını genişlettiğini de ilan eder ve yeni bir safha olan şehir eylemleri metotlarını uygulamaya başlar. Marksist, Leninist temelli etnik bölücü bir organizasyon olması sebebiyle sağ organizasyonlarla da çatışmaya girmiştir. Bu dönemde Başkan:Abdullah Öcalan, Başkan yardımıcısı:Cemil Bayık, Yürütme kurulu başkanı:Şahin Dönmez, Asker sorumlusu:Mehmet Karasungur, İstihbarat sorumlusu:Mazlum Doğan, Yürütme kurulu üyesi:Mehmet Hayri Durmuş, Yürütme kurulu üyesi:Kesire Yıldırım (Öcalan'ın eşi) idi.

27 Ekim 1978 tarihli kuruluş bildirgesine kadar olan dönem Apocular olarak adlandırılmaktadır. Apocular ismi özellikle Dikmen toplantısından sonra yaygın şekilde kullanılmaya başlanmıştır. Öcalan'ın politik fikirlerinin geliştiği ve ülke içinde 1970'lerin ortasına kadar gelişen yapılarla bağlantılarının kurmuş, tanıtmıştır. Bu dönemin sonlarında fikirlerini harekete koymak için Güneydoğu Anadolu'da var olan feodal yapıda yer bulması ve bu yapıyı kendi amaçları ve kendi amaçlarınında bölgenin yapısı altında şekillenmesi.

Apocuların çekirdek grubu 16 kişiden oluşmaktadır. Yıllar içinde bu on altı kişiden sadece Öcalan grupta kalmış, bazıları kendi kuruluşunda rol oynadıkları sistem tarafından öldürülmüştür.


Şehir Savaşı (1978-1980)
Kuruluş bildirgesiyle bölgede varlığını geliştirme ve sosyal yapıya bürünme devresi. Devletin terörizm saydığı 43.000 olayın yaşandığı gerçeği altında, PKK Şehir Savaşı döneminde aktif bir yapıdadır. 12 Eylül 1980 büyük oranda Şehir Savaşı dönemini sona erdirse de organizasyonun eylem kabiliyetini ortadan kaldırmamıştır.

PKK'nın çatışmaları sadece karşıt görüşlerin çatışması olmakla kalmayıp 30 Temmuz 1979'da Urfa Milletvekili Mehmet Celal Bucak'a düzenlenen suikastla PKK'yı devletle işbirliği içinde olmakla Kürtleri sömürmekle suçladığı aşiretlere de yönlendirmiştir.

1980 ihtilali öncesi diğer komünist gruplar gibi yapılanmış ve propagandasını silahlı eylemlerle duyurmuştur. 1980 ihtilali ülke içinde yaşamın sekteye vurulmasını amaçlayan faaliyetlere karşı bu faaliyetleri yürüten bireylerin etkisiz kılınması amacı ile yürütülmüştür. İhtilal öncesi duyum alan Apo ülkeyi terk etmiş ama onunla ülke dışına çıkmayan PKK militanları ihtilal grubunca yakalanıp hapsedilmişlerdir. Bu grup daha sonra cezaevi direniş hareketinin çekirdeğini oluşturacaktır.


1980-1984
1979'da Öcalan'ın Suriye'ye geçmesi ve Dev-Genç'in temellerini attığı eğitim kamplarını kurması etken olması yatmaktadır. İhtilal'in ülke içindeki eylem alanını kapatması, sol görüşlü organizasyonların, Öcalan'ın Lübnan çağrısına cevap vermesine sebep olmuş. 1982-84 yılları Öcalan'ın organizasyonun yeniden şekillendirmesine yardımcı olmuştur.

Abdullah Öcalan ihtilal döneminde Suriye'nin gözetiminde Bekaa Vadisi'ne yerleşmiş ve buradan organizasyonun yeniden yapılandırılmasını planlamıştır. Bu dönemin Abdullah Öcalan için çok önemli olduğunu daha sonra yazdığı anılarında açıklamaktadır
1984-1993
1984 senesiyle PKK yeni bir yapıya bürünmüştür. Kendisine Mao'nun Halk devrimi yöntemini seçmiş ve Suriye'nin desteklemesiyle Güneydoğu Anadolu'da terör metotlarını uygulamaya başlamıştır.

'Uzun süreli halk savaşı' ilan etti. 'Uzun süreli halk savaşı' 1.'stratejik savunma', 2:'stratejik dengeleme' ve 3:'stratejik saldırı' başta olmak üzere üç aşamadan ibaretti. Bunun ilk aşamasının yöntemini 'Silahlı Propaganda' olarak nitelendirerek Kürdistan Kurtuluş Güçleri (HRK: Hêzên Rizgarîya Kurdistan) kuruldu ve üç birlik oluşturdu: 'Agit' kod adılı Mahsun Korkmaz komutasındaki '14 Temmuz Silahlı Propaganda Birliği' Eruh-Şırnak-Pervari bölgesine, Abdullah Ekinci komutasındaki '21 Mart Silahlı Propaganda Birliği' Hakkâri-Çukurca-Şemdinli ve Ali Ömürcan komutasındaki '18 Mayıs Silahlı Propaganda Birliği' ise Van-Çatak bölgelerine saldıracaktı. Ancak Ali Ömürcan'ın birliği hücuma geçemedi. 15 Ağustos 1984 akşam 21:30'da Eruh ve Şemdinli'de PKK ilk büyük ölçekli silahlı eylemini gerçekleştirdi.

25 Ekim 1986'de Lübnan'da yapılan 3.kongresinde HRK lağvedilerek yerine Kürdistan Halk Kurtuluş Ordusu (ARGK: Artêşa Rizgarîya Gelê Kurdistan) kuruldu. 1991-1992 yılında örgütün artan eylemleri 1993'te doruk noktasına ulaştı. 24 Mayıs 1993'te Bingöl-Elazığ karayolunu kesen PKK militanları, eğitimlerini tamamlayarak görev yerlerine sevk edilen silahsız 33 eri otobüslerden indirerek kurşuna dizdi. PKK'lılar, 13 er, bir polis ve 8 vatandaşı da kaçırdılar. Olayın ardından düzenlenen operasyonda, 10 PKK'lı öldürüldü ve kaçırılanlar kurtarıldı
Şemdin Sakık'ın teslimi
13 Nisan 1998'de PKK'nın eski ikinci adamı olup örgütten iltica ederek Mesut Barzani'nin yanına sığınmış Şemdin Sakık (Kod adı: Parmaksız Zeki) ve kardeşi Arif Sakık, Özel Harekât birimleri tarafından ele geçirilerek Türkiye'ye getirilmişlerdir.
Öcalan'ın Suriye'den çıkışı
29 Ağustos 1998'de Abdullah Öcalan MED TV'de yayınlanan basın toplantısına telefon bağlatısıyla katılarak tek taraflı ateşkes ilan etmiştir.[17] Buna Türkiye Cumhuriyetinin başbakanı Mesut Yılmaz şöyle yanıtlamıştır:

"Eğer Türk devleti ile savaşmakta çaresizliğini anlayıp da teslim olmak içn bir adım atıyorsa ben bunu olumlu görürüm. Devamının gelmesini bekleriz. Ama eğer kendine Avrupa'da siyasi platformda yer kazanmak için bir oyun peşindeyse boşunadır. Hiçbir zaman muhatap alamayız."

16 Eylül'de Türkiye Cumhuriyetinin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Atilla Ateş Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde Suriye'ye hitaben şöyle konuşmuştur:

"Bazı komşularımız bizim iyi niyetimizi, gösterdiğimiz yakınlığı yanlış değerlendirmişlerdir. Uzun zamandan beri Apo denilen eşkıyayı kendi ülkelerinde barındırıp, onu destekleyerek Türkiye'yi terör belasına bulaştırmışlardır. Şunu açıkça söylemek istiyorum: Türk milleti artık bu konuda göstereceği iyi niyetin sonuna gelmiştir. Sabrımız tükenmek üzeredir. Sabrımızı taşırmasınlar."

1 Ekim'de TBMM'nin açış konuşmasında Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel:

"Tüm uyarılarımıza ve barışçı açılmlarımıza rağmen hasmane tutumdan vazgeçmeyen Suriye'ye karşı mukabelede bulunma hakkımızı saklı tuttuğumuzu, sabrımızın taşmak üzere olduğunu bir kere daha tüm dünyaya ilan ediyorum."

Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek, 6 Ekim'de Türkiye'yi ziyaret ederek arabuluculuk girişiminde bulunmuş ve Türkiye bunu kabul etmiştir.

9 Ekim'de Abdullah Öcalan PKK Yunanistan temsilcisi Ayfer Kaya (kod adı: Rozerin) ve bazı arkadaşları ile birlikte Suriye'yi terketmiştir. (Bu olay PKK'nin literatürüne "9 Ekim Komplosu" olarak geçmiştir.)

Mısır Dışişleri Bakan Amr Musa 12 Ekim'de Ankara'ya gelerek Süleyman Demirel'e Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad'ın mesajını iletmiştir. 19 Ekim'de Adana'da yapılan Türkiye-Suriye görüşmesinin sonucu "Öcalan şu andan itibaren Suriye'de değildir ve kesinlikle Suriye'ye girmesine izin verilmeyecektir" hükmünü de içeren mutabakat metni imzalanmış ve 20 Ekim'de açıklanmıştır.

Nairobi operasyonu
Lazarus Mavros adına düzenlenmiş Güney Kıbrıs sahte pasaportunu taşıyan Abdullah Öcalan, 2 Şubat saat 11.33'te Melsa Deniz ve Yunanistan istihbarat mensubu Savvas Kalderides ile birlikte Kenya'nın başkenti Nairobi'ye gelmiş ve Yunanistan Büyükelçiliğine ait binaya yerleşmiştir.

CIA'den haber alan Özel Kuvvetler Komutanlığı, MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun ile birlikte bir operasyonu hazırlamıştır. Cavit Çağlar'a ait TC-CAG kuyruk muaralı Falcon 900 B ile operasyon timini Kenya'ya göndermiştir.

Kenya hükûmeti 15 Şubat'ta Öcalan'ın sınırdışı edilmesini talep etmiş ve Öcalan da Hollanda'ya gitmek koşuluyla binayı terketmeyi kabul etmiştir. Ancak Öcalan'ı havalimanına götüren araç aniden konvoydan ayrılarak kaybolmuştur. Öcalan 16 Şubat saat 3.00'te Türkiye'ye getirilmiş ve Başbakanı Bülent Ecevit açıklamada şöyle konuşmuştur:

"Dünyanın neresinde olursa olsun devletimizin onu ele geçireceğini söylemiştik. Bu devlet sözünü yerine getirdi, şehit analarına verilen sözü yerine getirdi."
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
PKK TARİHİ
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Terrör e Hayir ! :: Terör Örgütleri-
Buraya geçin: